Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ağustos, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

E-devlet Üzerinden Görev Belgesi Nasıl Alınır? Adım Adım Rehber!

Günümüzde dijital dönüşüm sayesinde, birçok resmi işlemi çevrimiçi olarak gerçekleştirebilirsiniz. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına büyük kolaylık sağlayan e-Devlet Kapısı da bu hizmetlerden biri. Bu yazımızda e-Devlet üzerinden nasıl görev belgesi alabileceğinizi adım adım anlatıyoruz. Ayrıca " Görev belgesi nedir? " sorusunun cevabını da bulacaksınız. Hadi başlayalım! Görev Belgesi Nedir ve Neden Önemlidir? Görev belgesi, bir bireyin çalıştığı iş yerinden aldığı, mevcut pozisyonunu ve çalışma detaylarını gösteren resmi bir belgedir. Genellikle banka işlemleri, kredi başvuruları veya vize başvuruları sırasında istenir. Bu belge, çalışanın işveren tarafından resmi olarak tanındığını gösterir ve birçok kurum için önemli bir kanıttır. E-devlet Üzerinden Görev Belgesi Alma Süreci: E-devlet Kapısına Erişim: Öncelikle e-Devlet Kapısı adresine gidin. Bilgisayarınızda ya da mobil cihazınızda rahatça erişebilirsiniz. Giriş Bilgileri: Ana sayfada yer alan giriş bölümünden e-Devle

Evrenin Takvimi: Zamanın Kozmik Ölçeğini Anlamak

Evrenin kavranması zor boyutları hakkında daha iyi bir fikir edinmek için, onu bir yıla sığdırarak hayal edin. Evrenin tüm yaşamını bir yıla sığdırdığımızda, bu kozmik takvimi kullanarak, evrenin tarihinin bazı önemli anlarına nasıl tanık olduğunu görelim. 1 Ocak: Evrenin Doğuşu Yılın ilk günü, Büyük Patlama'nın gerçekleştiği andır. Kozmik bir patlama ile evren doğmuş ve sürekli genişlemeye başlamıştır. 10 Ocak: İlk Yıldızların Işığı Evrenin oluşmasından yaklaşık 10 gün sonra, ilk yıldızlar yanmaya başladı ve karanlık kozmosu aydınlattı. 13 Ocak: İlk Galaksiler Ortaya Çıktı Evrenin 13. gününde, yıldız kümeleri bir araya gelerek ilk galaksileri oluşturdu. 15 Mart: Samanyolu Galaksisi'nin Doğuşu Evrenin dörtte birine yaklaştığımızda, Samanyolu gibi dev galaksiler oluştu. 31 Ağustos: Güneş'in Doğuşu Evrenin sekizinci ayında, bizim güneşimiz gibi yıldızlar, önceki yıldızların kalıntılarından doğdu. 21 Eylül: Dünya'da Yaşam Başladı Eylül ayının sonlarına doğru, dünya üzerind

Evcilleştirmenin Psikolojisi: Hindistan'daki Fil Efsanesi

Image by G.C. Hindistan'ın mistik ormanlarından bir efsaneyle başlayalım: Filleri evcilleştirmek için kullanılan ilginç bir yöntem. Bu hikaye, insan psikolojisi, inançlarımız ve güvende hissetme ihtiyacımız hakkında derin bir içgörü sunuyor. Bir ormanda, fillerin geçebileceği yollardan birine büyük bir çukur kazılır. Bu çukur, üzeri dallarla örtülüdür. Bir fil, bu dalların üzerinden geçerken dikkatsizlikle çukura düşer. Ancak bu talihsizlik, onun için sadece başlangıçtır. Siyah giysili avcılar gelir ve fili feci şekilde sopalarla döverler. O kadar korkmuş ve acı çekmiştir ki, dünyada hiç güvende olmadığını hisseder. Ancak, bir süre sonra, aynı avcılar beyaz elbiselerle dönüp ona yardım eder. Onu besler, yaralarına bakar ve onu çukurdan çıkarır. Bu beyaz giysili insanların, az önce onu döven kişiler olduğuna dair en ufak bir şüphesi bile yoktur. Bu olayın ardından fil, bu yeni "kurtarıcılarına" tamamen güvenir ve onların emirlerine uyar. Bu hikaye, insanların ve hayvanları

İnsanları Gerçekten Tanıyor muyuz?

Hayatımız boyunca birçok insanla karşılaşır, birçok dost edinir, birçok iş arkadaşıyla tanışırız. Ancak bir insanı gerçekten tanıdığımızı düşünürken, aslında onun hakkında sadece bir yönünü gördüğümüzü fark ederiz. İnsanların hayatı genel anlamda üçe ayrılır: aile hayatı, sosyal hayat ve iş hayatı. Peki, bu üç alanda bir insanın nasıl bir karaktere sahip olduğunu gözlemleyerek onu tam anlamıyla tanıyabilir miyiz? Bir insanın iş hayatındaki başarısına ya da sosyal çevresindeki popülerliğine şahit olabiliriz. Ancak bu, onun aile hayatında nasıl bir birey olduğunu bize göstermez. Örneğin; birisi iş yerinde veya arkadaş çevresinde oldukça sevilen, saygı gören biri olabilir. Ancak evde, ailesine ya da eşine karşı tamamen farklı bir tavır içinde olabilir. Kimi zaman bu durumu dışarıdan gözlemlemek neredeyse imkânsızdır. Bir diğer önemli nokta ise toplum içi ve toplum dışı davranışlardır. Birçok insan, toplum içerisinde tamamen farklı bir kişilik sergilerken, toplum dışında tamamen farklı bir

Konfor Alanının Tehlikeleri: Neden Zorluklarla Yüzleşmek Daha Verimlidir?

Yoğun bir iş günü sonrası, evde dinlenirken birden şu soru aklınıza takılabilir: Neden boş zamanlarımızda, yoğun olduğumuz günlerdeki gibi verimli çalışamıyoruz? Nassim Nicholas Taleb'in "Antifragile: Things That Gain from Disorder" adlı eserinde vurguladığı gibi, konfor alanının dışına çıkmak, bize çoğu zaman daha fazla verimlilik kazandırır. Peki ama neden? Taleb, insanların yenilikçi olabilmeleri için bir miktar konforsuzluğa ve huzursuzluğa ihtiyaç duyduğunu savunur. Bu durumu "antifragile" kavramıyla açıklar. Taleb'e göre, olumsuz tepkiler ve zorluklarla karşılaşmak, bizi daha dirençli ve adaptif kılar. Bu, evrimsel bir süreç olarak da düşünülebilir; zorluklarla yüzleşmek, bizi daha uyumlu ve dirençli hale getirir. Bu teori sadece bireyler için geçerli değildir. Hatta teknolojik tasarımlarda da bu kavramın etkilerini görebiliriz. Örneğin, uçak otomasyonunun fazla konforlu tasarlanması, pilotların dikkat seviyesini azaltabilir ve becerilerinin körelmesin

Güneş Aniden Yok Olsa Ne Olurdu?

Birçoğumuz güneşi sıcak bir yaz gününde gökyüzünde parlarken ya da romantik bir gün batımında rengarenk bir şekilde batarken izlemişizdir. Peki, güneş aniden yok olursa bizi neler bekler? Bu senaryoyu hayal ederek bilimsel gerçekleri temel alarak bir yolculuğa çıkalım. Karanlığın İlk Adımı Böyle bir durumda, güneşin ışığının son parıltılarından yalnızca 8 dakika sonra haberdar olurduk. Bu, güneş ışığının Dünya'ya ulaşmasının ne kadar sürdüğü anlamına gelir. Gökyüzümüzde karanlık baş gösterirken, sadece yıldızların ve parlaklığı azalan gezegenlerin ışığıyla aydınlanırdık. Düşen Sıcaklık Isı, hayatın devam etmesi için kritik bir faktördür. Güneşin ısıtıcı etkisi olmadan, sıcaklıklar hızla düşer. İlk birkaç gün içinde dramatik bir soğuma yaşanırken, bir hafta sonunda Dünya'nın yüzey sıcaklığı donma noktasının altına inerdi. Bu korkunç soğukta, bir yılın sonunda sıcaklıklar -100°C'ye kadar düşerdi. Bu dondurucu koşullarda okyanuslar ve denizler buzla kaplanırdı. Hayatın Sonu Bi

Denizlerin Gerçek Hakimi: Yunuslar

Birçoğumuz denizin maviliklerine dalarken ya da dalgalarla dans ederken, zihnimizde bir köpekbalığı korkusu taşırız. Ancak belki de denizlerin en tehlikeli canlısının köpekbalığı olmadığını hiç düşündünüz mü? Peki, bu tehlikeli canlının yunus olduğunu söylesek? Şaşırtıcı, değil mi? Yunusların Bilinmeyen Tehlikeli Yönü Yunuslar, genellikle dost canlısı, zeki ve sosyal hayvanlar olarak bilinirler. Ancak, yunuslar da tıpkı diğer yabani hayvanlar gibi, bazı durumlarda tehlikeli olabilirler. Özellikle stresli ve koruma modunda olduklarında, sert burunlarıyla ve kuyruklarıyla güçlü darbeler indirebilirler. Bu darbeler, bir insan için ölümcül olabilir. Bir yunus, bir insana saldırdığında, nefes almasını engelleyebilir ve onu suyun dibine doğru itebilir. Köpekbalıkları ve Yunuslar Arasındaki Mücadele Denizlerin kralı olarak adlandırılan köpekbalığı, aslında yunuslar karşısında oldukça savunmasızdır. Yunuslar, köpekbalıklarıyla karşılaştıklarında genellikle onlardan kaçınmazlar. Aksine, bir rek

Arıların Uçuş Sırrı: Yerçekimi Arıları Neden Durduramaz?

  Dünya üzerindeki birçok canlı gibi, arılar da doğanın en etkileyici yaratıklarından biridir. Ancak, onları diğer birçok canlıdan ayıran bir özellikleri var: Uçuş yetenekleri. Peki, arılar nasıl bu kadar özgürce uçabilir? İşin sırrı onların eşsiz kanat yapısında ve bu kanatların hızla çırpılmasında yatıyor. Yerçekimi Arıları Etkilemez Birçoğumuzun belki de bilmediği bir gerçek var: Arılar, yerçekimi olmadan da uçabilirler. Arılar için uçabilmenin anahtarı, sadece kanatlarının hızla çırpılmasıdır. Yerçekimi, onların bu muhteşem hareketini engellemez. Peki, ama nasıl? Arının kanatları, çırpıldığında özel bir aerodinamik etki yaratır. Bu hızlı kanat çırpma hareketi, arının havada asılı kalmasını sağlar. Ayrıca, hızlı bir şekilde çırpılan kanatlar sayesinde, arılar yerçekimi etkisi altında olmalarına rağmen havada mükemmel manevralar yapabilirler. Arıların bu muhteşem uçuş yeteneği, doğada son derece önemlidir. Çünkü arılar, çiçeklerden nektar toplarken aynı zamanda polinasyonu da sağlarl

Geçmişin Değerli Çeliği: Neden İkinci Dünya Savaşı Öncesi Çelik Bugün Paha Biçilmez?

Günümüz teknolojisinin en ileri seviyede çalışan cihazlarını düşünün; uzay teleskoplarından atom altı parçaçık fiziği deneylerinde kullanılan detektörlere, tıbbi cihazlardan radyasyon ölçüm cihazlarına kadar birçok araç. Peki bu cihazların hangi malzemeyi tercih ettiğini hiç merak ettiniz mi? Cevap sürpriz bir şekilde: İkinci Dünya Savaşı öncesi çelik! Arka Plan Radyasyonunun Artışı İkinci Dünya Savaşı ve sonrasında patlatılan atom bombaları dünyadaki low-background-radiation (düşük arka plan radyasyonu) seviyesini ciddi bir şekilde artırdı. Bu radyasyon seviyesinin artmasının ana nedeni, savaş sırasında ve sonrasında gerçekleşen 2500'den fazla atom bombası patlamasıdır. Bu patlamalar gezegenimizdeki arka plan radyasyon seviyesini tehlikeli bir şekilde yükseltti. Günümüzdeki Çeliğin Kirli Sırrı Günümüzde çelik üretiminde kullanılan oksijen, artmış olan arka plan radyasyonundan etkileniyor ve sonuçta hafifçe radyoaktif bir maddeye dönüşüyor. Bu da modern çeliğin bazı özel uygulamala

Dondurulmuş ve Çözülmüş Ekmek: Glisemik İndeksin Sırrı

Resim:  jacqueline macou Ekmek, dünya genelinde milyonlarca insanın temel gıda maddesi. Ancak, son yıllarda ekmek tüketim alışkanlıklarımızın glisemik indeks üzerindeki etkileri üzerine yapılan bilimsel araştırmalar, oldukça şaşırtıcı sonuçlara işaret ediyor. Glisemik İndeks Nedir? Öncelikle, glisemik indeksin (GI) ne olduğunu anlamak önemlidir. GI, bir yiyeceğin kan şekerini yükseltme hızını ölçen bir skaladır. Yüksek glisemik indekse sahip yiyecekler kan şekerini hızla yükseltirken, düşük glisemik indekse sahip yiyecekler daha yavaş bir artışa neden olur. Sağlıklı beslenme söz konusu olduğunda, genellikle düşük GI'li yiyeceklerin tercih edilmesi önerilir. Dondurulmuş Ekmekteki Sır Peki, ekmekle bu skala arasında ne tür bir ilişki var? Son araştırmalar, dondurulmuş ve sonra çözülmüş ekmeğin glisemik indeksinin, normal ekmeğe göre %30 daha düşük olduğunu ortaya koyuyor. Bu, ekmek seçimimizle kan şekerimiz üzerinde daha fazla kontrol sahibi olabileceğimizi gösteriyor. Bu ilginç deği

2004 Yılı: Futbol Tarihinde Unutulmaz Bir Yıl

  Bir futbol yılı, beklenmedik zaferleriyle, sürpriz sonuçlarıyla ve tarih yazan takımlarıyla efsane olabilir. 2004 yılı tam da böyle bir yıldı. İşte 2004'ün futbol dünyasındaki en büyük olaylarına bir göz atalım. Sürpriz Şampiyonlar La Liga – Valencia: O yılın İspanyol şampiyonu, sürekli olarak Real Madrid ve Barcelona'nın gölgesinde kalmış Valencia oldu. Bu başarı, Valencia'nın 1940'lardan bu yana kazandığı en büyük zaferlerden biri olarak kabul ediliyor. Bundesliga – Werder Bremen: Almanya'nın en üst futbol ligi Bundesliga'da da sürpriz bir şampiyon vardı: Werder Bremen. Bu, kulüp için büyük bir başarıydı. Premier League – Arsenal: Bu sezon için Arsenal'in zaferi belki de bir sürpriz olarak görülmeyebilir. Ancak o sezonu yenilgisiz tamamlamaları ve bu başarının ardından bir daha asla şampiyon olamamaları, bu başarıyı daha da özel kılıyor. Kupa Şampiyonları Copa Del Rey - Zaragoza: Real Madrid gibi dev bir takımı yenerek bu başarıya ulaşan Zaragoza, fu

Uyku Pozisyonunuz Ruhunuzun Derinliklerini Anlatıyor

Image by Alexander Uykuya daldığınızda vücudunuzun aldığı pozisyonun sadece bir alışkanlık olmadığını biliyor muydunuz? Aslında, uyku pozisyonumuz bilinçaltımızın bize mesajlarını iletme biçimidir. Peki bu mesajlar nedir? Ve bedenimiz bize ne anlatmaya çalışıyor? Bilinçaltınızın Sizin İçin Sakladığı Sırlar Uykumuzun derinliklerindeyken bedenimiz bilinçli seçimlerimiz tarafından değil, bilinçaltımız tarafından yönlendirilir. Yaşadığımız duygular, geçmiş travmalar, kaygılar ve arzular uykuda aldığımız pozisyonu doğrudan etkiler. Uyku Pozisyonları ve Anlamları Eller Baş Üstünde: Ruhsal bir bağ arayışındasınız. Eller Göğüste: Geçmişten gelen ve henüz iyileşmemiş yaralarınız var. Eller Mide Üzerinde: Bastırılmış duygular ve öfke hissettiğinize işaret. Eller Bacak Arasında: Endişe, değersizlik ve eksiklik hissiyatınız var. Eller Bacak Üzerinde: Duygusal ifade konusunda zorluk yaşadığınızı belirtir. Eller Yastık Altında: Gizli duygularınızı ve niyetlerinizi saklama eğilimindesiniz. Bir Şeye S

Özgürlük Heykeli: New York'tan Önce Süveyş'e Yolculuk

  New York'un sembolü, dünyanın dört bir yanından ziyaretçilerini ağırlayan Özgürlük Heykeli'nin aslında Osmanlı İmparatorluğu için tasarlandığını biliyor muydunuz? Bu sıradışı hikaye, özgürlüğün evrensel simgesi olan bu devasa heykelin bilinmeyen tarihini ortaya koyuyor. Fransa, kuruluşunun 100. yılında Amerika Birleşik Devletleri'ne bu muhteşem heykeli hediye etti. Bu 93 metre yüksekliğindeki bakır dev, sol elinde bir hitabe ve üzerinde Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi'nin tarihi olan bir tablet, sağ elinde ise aydınlanmayı simgeleyen bir meşale ile tüm ihtişamıyla Liberty Adası'nda yer alıyor. Ancak heykelin geçmişi bu adada başlamadı; aslında Süveyş Kanalı'nın girişi için tasarlandı! 1860'lı yıllarda, Süveyş Kanalı'nın inşası sırasında, Mısır'ın Osmanlı İmparatorluğu yönetimindeki Hıdivı Said Paşa için hazırlanan bu heykel, kanalın Port Said limanının girişine dikilmek üzere planlanmıştı. Ancak, dönemin Osmanlı Sultanı Abdülaziz ve Kavalalı Hidiv

Dondurmayı Hızla Yemek Neden Baş Ağrısı Yapar?

  Dondurma sıcak yaz günlerinin vazgeçilmez lezzetlerinden biridir. Ancak hemen hemen hepimiz dondurmayı hızla yediğimizde ortaya çıkan o ani baş ağrısıyla tanışığızdır. Peki, bu baş ağrısının nedeni nedir? Aslında bu durum, beynimizin ve sinirlerimizin nasıl çalıştığıyla ilgili oldukça ilginç bir bilgiyi ortaya koyuyor. Yüzümüzde trigeminal adında üç parçadan oluşan bir sinir bulunmaktadır. Bu sinirin görevi, yüzümüzden gelen duyusal bilgileri beynimize iletmektir. Trigeminal sinirin parçalarından biri alnımızdan bir diğeri ağzımızın tavanından ve üçüncüsü ise ağzımızın alt kısmından bilgi alır. Dondurma yemek, yüzümüzdeki kan damarlarının hızla daralmasına neden olur. Dondurmayı bitirdiğimizde veya ağzımızın içi sıcak bir sıvıyla temas ettiğinde bu damarlar tekrar ısınıp genişler. Eğer dondurmayı çok hızlı bir şekilde yersek, bu damarlar çok hızlı genişler. İşte tam bu noktada trigeminal sinir devreye girer. Ağzımızın tavanından gelen sinir, beynimize bir uyarı gönderir. Ancak bu nok

''O'' Harfinin Marka İsimlerindeki Büyülü Etkisi

  Bir harfin, bir markanın başarısında ne kadar etkili olabileceğini hiç düşündünüz mü? Özellikle de ''o'' harfi gibi geniş ve yuvarlak bir harf! Görünüşe göre, bu basit harf, birçok büyük ve başarılı marka için bir sır olabilir. Markalarda ''O'' Harfinin Önemi ''O'' harfi, yapısı itibariyle akılda kalıcıdır. Fonetik olarak, dilin ağzın ortasında olduğu ve hava akışının engellenmeden çıktığı bir sesi ifade eder. Bu ses, insanlar için kolayca telaffuz edilebilen ve akılda kalıcı bir yapıya sahiptir. Düşünün: Amazon, YouTube, Google, Microsoft, TikTok, Facebook... Hepsinin ortak yanı nedir? Evet, hepsinde ''o'' harfi var. Otomotiv sektörüne göz attığımızda; Toyota, Opel, Honda, Ford, Porsche, Skoda, Rolls Royce ve Volkswagen gibi dev markaları görüyoruz. Lüks ve gıda sektöründe ise Louis Vuitton, Rolex, CocaCola, Dominos ve McDonald's gibi markalar öne çıkıyor. Ülkemizdeki en değerli ilk 100 marka listesine göz attığımız

Zeytinyağının Kaliteli Olup Olmadığını Anlamak İçin Yapılacak İşlemler

Zeytinyağı sağlık açısından pek çok faydası olan ve mutfaklarımızın vazgeçilmezi olan değerli bir yağ türüdür. Ancak market raflarında farklı marka ve türlerde birçok zeytinyağı seçeneği bulunmaktadır. Peki zeytinyağının gerçekten kaliteli olup olmadığını nasıl anlayabilirsiniz? Bu yazımızda, zeytinyağının kalitesini değerlendirmek için yapabileceğiniz işlemleri ve ipuçlarını sizinle paylaşacağız. Etiketi Kontrol Edin Zeytinyağı alırken ilk adım, ürünün etiketini dikkatlice okumaktır. Kaliteli zeytinyağları genellikle "soğuk sıkım", "naturel", "sızma zeytinyağı" gibi ifadelerle tanımlanır. Bu tür ifadeler, zeytinyağının daha az işlem gördüğünü ve daha doğal olduğunu işaret eder. Renk ve Berraklık Zeytinyağının rengi ve berraklığı, kalitesi hakkında ipucu verir. Kaliteli zeytinyağları genellikle yeşilimsi sarı veya yeşil renkte olur. Aynı zamanda, içinde çökeltiler veya bulanıklık olmamalıdır. Eğer zeytinyağı bulanık görünüyorsa veya altında tortu varsa, bu

Yorgan nasıl yıkanır?: Yorganın Doğru Şekilde Yıkanması ve Bakımı İçin Adım Adım Rehber

Günün yorgunluğunu atmak ve rahat bir uyku için yatağımızın en önemli parçalarından biri olan yorganlar, zamanla toz, ter ve lekelerle dolabilmektedir. Sağlıklı ve hijyenik bir uyku ortamı için yorganların düzenli olarak yıkanması ve bakımı oldukça önemlidir. Ancak yorganların doğru şekilde yıkanması konusunda bazı püf noktaları vardır. Bu blog yazısında, yorganların nasıl doğru şekilde yıkanacağı ve bakımının nasıl yapılacağına dair adım adım bir rehber sunacağız. Bu yazı daha önce Yatakodasi.org sitesi için yazdığım yazının düzenlenmiş halidir. Yorgan Temizliğinin Önemi Temiz yorganlar, sağlıklı bir uyku için elzemdir. Yorganlarımızın üzerinde uyurken terler, ciltteki ölü hücreler ve tozlar birikebilir. Bu birikimler zamanla yorganın hijyenik olmamasına ve kötü kokuların oluşmasına sebep olabilir. Ayrıca, alerjik reaksiyonlara yol açabilir ve uyku kalitesini olumsuz etkileyebilir. Yorganların düzenli olarak temizlenmesi, hem sağlığımızı korumak hem de yorganların ömrünü uzatmak için

Almanya Hakkında 20 İlginç Gerçek | Almanya'nın Kültürel Zenginliği ve Ekonomik Gücü

Almanya'nın sıradışı özellikleri ve kültürel zenginlikleriyle dolu dünyası herkesi kendine hayran bırakıyor. Tarihi mirası, mühendislik başarıları, doğal güzellikleri ve toplumsal ilerlemesi ile kendini kanıtlamış bir ülkedir. Bu yazıda Almanya hakkında belki de daha önce bilmediğiniz 20 konuya değinerek  ülkenin sırlarını keşfetmeye hazır olun. Almanya, göç politikası enstitüsü ve OECD tarafından yapılan sıralamada dünyanın en popüler ikinci göçmen merkezidir. Ülkenin gelişmiş ekonomisi, yüksek yaşam kalitesi ve çeşitli kültürel etkinlikler göçmenler için cazip hale getiriyor. Almanya 3.73 trilyon ABD doları GSYİH ile AB'nin en büyük ekonomisine sahiptir. Güçlü endüstri ve yüksek teknoloji üretimi, ülkeyi Avrupa'nın ekonomik lideri yapıyor. Almanya kültürel etkinlikler ve mekanlar açısından en zengin ülkelerden biridir. Tarihi şehirler, müzeler, tiyatrolar ve festivaller ziyaretçilere birçok deneyim sunuyor. Ülke enerji ve iklim politikalarında liderdir. Almanya yenilenebi

Altının Eşsiz Özellikleri: Neden para olarak seçildi?

Bilindiği üzere periyodik tabloda 118( * ) farklı kimyasal elementi bulunur. Bunca element arasından insanlar tarih boyunca bir tanesini gerçekten çok sevdi ve benimsedi. ALTIN! Binlerce yıldır alım, satım ve yatırım aracı olarak kullanıldı ve fiyatı şu günlerde tavan yapmış durumda. Peki, şu soruyu hiç sordunuz mu? Neden Altın? Neden radon, sodyum ya da kalsiyum değil de Altın? Columbia Üniversitesi'nde kimya mühendisi olan Sanat Kumar periyodik tabloyu üzerinde para olarak kullanılamayacak tüm elementleri liste dışı bırakarak bu sorunun cevabını açıklamaya çalıştı. İşte detaylar; Periyodik tablo tombala kartları gibidir. Her karede farklı bir element bulunur. Örneğin bir tane karbon için, bir diğeri altın için ..vs Bay Kumar tablonun sağındaki sütundan başlıyor. Bu bölümdeki elementler gerçekten çekici bir özelliğe sahiptir: Kimyasal olarak kararlıdırlar. Ancak büyük bir dezavantajları da var: Bu elementlerin hepsi gaz! Bütün paranızı gaz halinde bir kavanozda saklayabilirsiniz a

Dünyanın En İlginç Coğrafi Rekorları - Sıra Dışı Yerler ve Doğal Olaylar!

Dünyanın derinliklerinden yüksek zirvelerine, benzersiz coğrafi rekorlarla dolu bir yolculuğa çıkmaya hazır olun! Bu yazımızda ilginç adlardan sıra dışı doğal oluşumlara kadar dünyanın en etkileyici coğrafi rekorlarını keşfedeceğiz. İnsan eliyle açılmış en derin çukur Rusya'da yer alan " Sahalin-ı Odoptu OP-11 petrol kuyusu "dur. Bu kuyu tam tamına 12,345 kilometrelik bir derinliğe ulaşıyor ve petrol arama çalışmaları için kullanılıyor. Sahalin Adası'nda bulunan bu kuyu insan eliyle kazılmış en derin yapı olarak kayıtlara geçmiştir. Dünyanın en kısa adına sahip yerinin adı " å " dır. İskandinav kökenli bu harf ırmak anlamına gelmektedir ve İskandinav dillerinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu ilginç ad genellikle yer isimlerinde ve coğrafi göstergelerde görülür. Dünyanın en uzun adına sahip yerinin adı da Yeni Zelanda'da bulunan " Taumatawhakatangihangakoauauotamateaturipukakapikimaungahoronukupokaiwhenuakitanatahu "dur. Bu isim Maori dili